Перевод: со всех языков на немецкий

с немецкого на все языки

acı çekmek

См. также в других словарях:

  • acı çekmek (veya duymak) — 1) ağrı, sızı duymak Ameliyattan sonra çok acı çekti. 2) mec. üzülmek, üzüntü içinde kalmak Bu faciaya bizzat karışmışım gibi bir acı duyuyordum. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • acı — is. 1) Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı Acıyı sever. 2) sf. Tadı bu nitelikte olan Acı kahvesini yudumluyordu. T. Buğra 3) Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ıstırap Omuzlarına kadar vücudun derisini …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • keder çekmek — acı duymak, ıstırap çekmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ıstırap çekmek — ağrı ve acı içinde kıvranmak, aşırı derecede üzülmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gıvranmak — acı çekmek …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • inlemek — acı çekmek …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • azap duymak — acı çekmek, üzülmek Bu şehrin, takdir fukaralarının orta malına dönüşmüş olmasından azap duyuyorum. A. Boysan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cevir — (A.) [ رﻮﺝ ] haksızlık, üzülme, üzme, zulüm. ♦ cevir çekmek acı çekmek, zulüm görmek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • TEBA'SUS — Muztarib olmak, ıztırab çekmek. Acı çekmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • kıvranmak — nsz 1) Ağrı, sancı gibi bedensel veya korku, heyecan gibi ruhsal nedenlerle vücut eğilip bükülmek Hasta, yorganın altında biraz kıvranarak devam etti. P. Safa 2) mec. Acı çekmek, üzülmek Yıllardan beri düşmanların eline düşmüş olan bu kıymetli… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ölmek — nsz, ür 1) Yaşamaz olmak, hayatı sona ermek, can vermek 2) Bitki, solmak Bu çiçekler dayanmaz, çabuk ölür. 3) mec. Bazı sebeplerle çok sıkıntı veya acı çekmek 4) mec. Değerini, geçerliğini, gücünü yitirmek, kullanılmamak Bu usul öldü artık.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»